Kişisel etkililik, kişisel gelişimin ulaştığı sonuçlar bütünüdür. İş dünyasında ve özellikle ekipte kişiliğinizin görünen kısmıdır. İş dünyasının yegâne temeli ekip olmaktan geçer. Hangi firmaya giderseniz gidin “iyi bir ekip başarı getirir” sözü ile karşılaşırsınız. Bu çok doğru bir ifadedir. Fakat, ekibi oluşturan şey de başarıya ulaşabilme kapasitesindeki insanlardır. İyi bir ekip olabilmek için iyi insanlara ihtiyacınız var.
Yetenek maç kazandırır. Takım oyunu ise şampiyon yapar!
Mıchael jordan
“Personal effectiveness“
İngilizce bir terim olan Personal effectiveness hakkında pek kaynak bulunmuyor ne yazık ki. Geçtiğimiz günlerde telefon yoluyla iletişime geçtiğim bir arkadaşımla bu konu hakkında bir sohbet yaptık. Bazı konuların ardında hep bu kavramın olduğunu fark ettik. Hatta bu kavram, iş ilanlarında olması gereken, işyerinin olmazsa olmaz beklentisi olmalıdır. Her ne kadar şuan için ölçümlenemese de çalışanların etkililik düzeyinin yüksek olması, işyerinin önemli bir artısı olacaktır.
Peki nedir bu Kişisel Etkililik?
Öncelikle kişisel etkililik diye bir başlık koyabiliriz. Malumunuz artık kitap fuarlarının yüzde 40’ı sınav hazırlık argümanları, yüzde 50’si kişisel gelişim kitapları! ve kalan yüzde 10’u da o fuarın gerçek anlamı olan kitaplardan oluşuyor. Dikkatinizi çekmiştir muhtemelen. Bu kadar kişisel gelişim kitabı yazılıyorsa kat be kat gelişmiş insan görmemiz gerek etrafımızda. Buna rağmen yine telefonun ön kamerasına nargile üfleyen, yürürken ayaklarını videoya çeken, direksiyondan yolu çeken, bir oturuşta herhangi bir dizinin birkaç sezonunu izlemesiyle övünen insanlarla karşılaşıyoruz. Yani, etrafımızda çok nadir “doğru gelişim” sürecinde olan insanları görebiliyoruz. Birileri kişisel olarak geliştiğini zannediyor olabilir. Fakat bu topluma yansımıyorsa o gelişim pek işe yaramamış demektir.
Kişisel gelişim
Kişisel gelişim kitaplarının satış rakamlarını topladığınızda o kadar gelişim heveslisi insan sayısına ulaşıyorsunuz ki şaşarsınız. Ülkemizdeki gazete satış sayılarını geçmişler. Gerçi ortada okunacak gazete yokken neden satın alasınız ki? İşte kişisel gelişim için heba edilen zaman, para ve azim de böyle boşa gitmekte. Konu gittikçe 2014 yılında yazdığım bir yazıya yaklaşıyor =)
Çünkü biz kişisel gelişimi kapsül şeklinde yutup, puff aniden dönüşebileceğimiz bir araç gibi düşünüyoruz. Matrix filminde Neo için yapılan enseden yüklemeli bir gelişim metodu bulunmuyor maalesef. Ayrıca kişisel gelişim dağıtan şifacılar da herkesi aynı kabul edip aynı seviyeden hitap etmeye devam ediyor. Şifacıların “ultra” yanlış olan metotları sayesinde gelişmeye çalışıp da başaramadığını fark edemeyen insan yığınlarının özlü sözlerle sosyal medyada fotojenik fotoğraflarına maruz kalıyoruz =( Ne olduğunu farkedebileceği bir aynası olmayan, ama çok şey olduğunu iddia eden insanlar tarafından abluka altındayız. Boğuluyoruz.
Kişisel etkililik kavramına uygun bir gelişim süreci atlatan bireyler, kurumsal veya sosyal organizasyonlarda etkili bir ekip üyesi olabilir. Sadece kitap – kahve – battaniye üçlüsüyle ulaşılamayacak bu seviye için birçok parametrenin oluşması gerekiyor.
8 Maddede Kişisel Etkililik Gelişimi
1-Sosyal etkileşim. Burada kendinize çok sınır çekmemeniz gerekiyor. Yani, en üst seviyeden en alt seviyeye kadar birçok insana temas edebilmeli, anlayabilmeli ve onlarla iletişim kurabilmelisiniz.
2-Cevabını aradığınız kafanızdaki deli soruları, başkalarına uygun ortamlarda sorabilirsiniz. Hem bakış açısı hem de deneyimler sayesinde birileri sizden önce cevaplamış olabilir.
3-Uzmanı olduğunuz işin geçmişini ve geleceğini araştırın. Alt kırılımlarına ve paralelde ilerleyen diğer konuları da bilin. Tek odaklı olmayın. Uzmanlığınızın neye evirileceği bir miktar da sizin elinizde.
4-Farklı bileşenlerden oluşan çevreleriniz olsun. İş arkadaşları, sosyal arkadaşlar, akrabalar, okul arkadaşları, sosyal sorumluluk veya gönüllülük arkadaşları gibi çeşitli çevrelere sahip olun. Asla tek kanallı ilerlemeyin.
5-Belirli dönemlerde rutin dışı işler yapın. Gelişiminiz için oldukça faydalı bir eylem biçimidir. Yaratıcılığı da körükler.
6-Hobiniz olsun! Hangi konuda gelişmek isterseniz isteyin hobi benim öncelikli önerim olacaktır. Bu alanda da bir sosyal çevre oluşturmaya çalışın. Hobiniz için asla rutin bir zaman ayırmayın. Akışa bırakın. (Listeden 1 tane seçme şansınız olsaydı kesinlikle bunu önerirdim!)
7-Hiç alakanız olmayan bir sektör ya da meslekte çalışan bir kişiyle işi hakkında görüşün. Kendisini geliştirmek adına neler yaptığına dikkat edin.
8-Asla ama asla herhangi bir ünlünün yaşamını kopyalamayın. Steve Jobs, Mark Zuckerberg, Elon Musk, Jeff Bezos gibi ünlü isimler hiç uyumayabilir, sabah 4 de kalkabilir. 2 öğün yemek yemez veya bir oturuşta sadece 1 dilim avokado yiyebilir. Bu sizi ilgilendirmez. Gelişiminizin anahtarı bireylerin kişisel zevklerinde değildir. Yaptıkları işlere odaklanın. O işi gerçekleştirirken kendilerini nasıl motive ettiklerini ve stratejilerini nasıl belirlediklerini düşünün. Araştırın. Ama asla Bill Gates gibi her akşam yatmadan önce kinoa rafineli laktozsuz Ejder suyu içmeyin =)
Sonuç olarak; Başkasından üstün olmamız önemli değildir. Asıl önemli olan şey dünkü halimizden üstün olmamızdır. Nehirde akan suyun yüksekliği değişmese de nehir yatağı şekillenir zamanla. İşte biz de gelişimi bu şekilde değerlendirmeliyiz.
“Kendinizi geliştirmek için öyle çaba harcayın ki, başkalarını tenkit etmeye zamanınız kalmasın!”
Mevlana
