Kurumsal hayatın en acı veren yanı hiç şüphesiz sabah erken kalkmak. Çoğu çalışanın “ameliyat yerine vurmanın” metaforudur.
Gece Yatmaz, Sabah Kalkmaz
Her sabah alarmı sustururken atasözü haline gelen, bugün erken yatacağım diyebilmektir. Oysa gerçekte hiç uygulanmaz. Gece hep geç yatılır. Kimi dışarı çıkmıştır. Kimi konsol oyunu oynar. Kimi internette gezinirken, kimi de film izler. Elbet herkesin gece yapılacak çok önemli işleri bulunur. Sonuç hep aynıdır. Sabah kabir azabı olur.
Uykudan Uyanmış Gözleri Mahmur
Malum kimse uykusunu alamadığı için sabah şiş gözler ile uyanır. Kadınlar sabah makyaj yapma fırsatı bulursa şahane. Hoop hiç uykusu varmış gibi durmaz. Ama erkekler bu konuda bahtsız. Her halükarda uykusuzluk belli olur.
Kalk Kızım Yerine Yat
Sabah bir şekilde kalkan çalışanlar durabildikleri her türlü zeminde uyuyabilirler. Servisi olanlar şanslıdır. Toplu taşımada yer bulmaz sorunu olduğu için ayakta uyumaya çalışanlar olur. Hatta kardeşimin arkadaşı bir gün otobüsün körük kısmında uyurken yere düşmüş. Herkes öldüğünü sanmış =) Bu tarz durumlar uykusuz çalışanın başından geçen sıradan olaylardır.
İşe Geç Kaldım
Pek çok çalışan çeşitli mazeretlerle işe geç kalıyor. Kimi servisi kaçırıyor, kimi uyanamıyor kimisi de uyuşuk olduğu için işe geç geliyor. İşe geç gelmeler bazı kurumlarda çok önemli olmasa da bazı kurumlarda iş akdi feshine varabiliyor. Her plazanın kapısında görünmez bir yazı vardır; “Sakın Geç Kalma Erken Gel!”.
Erken Kalkan Yol Alır
İşten geç çıksanız pek sorun olmaz ama, işe geç gelirseniz sorun yaşarsınız. Siz siz olun erken uyanın, kahvaltınızı yapın ve işe dinç gidin. Geç gelmediğinizde, yaşamınızda fark yaratabilirsiniz.
Dinlenemiyoruz!
Aslında dinlenmeyi bilmiyoruz. Fiziksel olmasa da zihinsel olarak çok yoruluyoruz. Sonuçlanmamış ve pek çoğu süreç aşamasında olan parçacıklar zihnimizi meşgul ediyor. Kafamız karışık ve planlama yapamıyoruz. En temel gereksinim olan dinlenmeyi göz ardı ediyoruz.
Dinlenme ve zaman planlaması için kafa yormalıyız. Belkide bir şeylerden kolay sıkılmamızın ve yaratıcı fikirler geliştirememenin nedenlerinden biridir. Sevgili beyaz yakalı; Dinlen de gel!
