İlk olması genç olması yanısıra sanki biraz da Bizden gibiydi. Toplam 2 gün olarak gerçekleşen konferansın birinci günü gidebildim.
Yalnız da değildim. İk blogger arkadaşlarım Zuhal Aslan / ikulis.net , Ceren Bandırma /Mühendisin İk sı ve Yeşil ik da marka olan Yüksel Erdoğan ve Bis İletişimden Melodi Coşkuntuna. Ve hatta twitter üzerinde görüştüğüm Sena Aytan ile de tanışma şansım oldu. Bu sıralar meşhur Selfie pozunu da vermeyi ihmal etmedik =)
Temel de öğrenci ve mezunları iş dünyası ile tanıştırma ve tanıtma amacı taşımamaktadır. İlk elin günahı olmaz derler. Bu yüzden oluşan aksaklıklara rağmen hayallerini başarmak için attıkları adımdan dolayı üretken organizasyona teşekkür ediyorum.
Konferans süresince öğrencilerin yapması gereken şeyi sanırım biz yaptık. Konuşmacılara yuvarladıkları veya söylemedikleri şeyleri sorduk. Mesela bir panel düşünülmüştü. Sahneye “big 4” çıktı. Yanlış anlaşılmasın. Big four bildiğimiz Metallica, Megadeth, Anthrax ve slayer değil =) malum onlar bir turne ile bu isimle sahne almışlardı. Big four bağımsız Denetçiliği ve şirket danışmanlığından bahsetti. Ama bir sorun vardı. Konferansa gelen kaç kişinin hayalindeki iş buydu? Kolay vazgeçilen bir mesleğe sahip olduklarını kendileri ilettikleri halde, nasıl başardıklarını anlatsalardı daha iyi olurdu.
Zuhal ile konuşurken güzel bir tespitte bulunduk. Neden başarı hikayelerini anlatanlar tek tip. Yani sadece Boğaziçi mezunu ve imkanları iyi olan insanlar? işte bu durumla ilgili farklı bir yazı yazma gereksinimi duydum. ilerleyen günlerde yayınlayacağım.
Konferanslar da dikkat ettiğim bir nokta kuşak farkları konu edildiğinde hemen bir bastırma psikolojisi oluşuyor. Mesela bu konferansta sorduğum bir kuşak sorusu Abbas Güçlü üslubuyla susturuldu.
Denge Holding yk başkanı Recep Ali Keydal ilginç bir sunumda bulundu. Öncelikle diğer konuşmacıların aksine kendine o kadar güveniyor ve konuya o kadar hakim ki hemen ilgiyi üzerinde toplayabiliyor. Tırnaklarımla kazıyarak geldim bu güne kadar dedi. Piyasalara hakimim ve bu işten anlıyorum imajı oluşturdu. Kadın çalışan için bir gafta bulunduysa da patron olarak güçlü bir konuşma yaptı. Konuşmanın sonunda genç katılımcılar adına staj başvurusunda öncelik yapacak mısınız diye sordum. E mail yoluyla direk başvurun dedi. İlgilenenler ik@dengeholding.com.tr den başvuru yapabilir.
Franklin Covey şirketinden Ersin Gürsel sahneye çıktı. Konferans arasında kendisi benim blogumu okuduğunu söylemiş ve beni tanınmıştı. Enerjisi sunum yapmak için idealdi. Ben şahsen beğendim. Etkileşimli bir oturum oldu. Hatta beni aahneye alarak, hedesiz birinin herhangi bir kazanımı olmayacağını gösterdi. Üstat Stephen Covey den bir video izletti. Bireyin etkili olabilmesinin gereklerinden bahsetti. Sadece düşünüyorsan hiç anlamı yok. Harekete geçmedikçe kazanımın sıfır dedi. Yani bir şirketin seni farketmesi imkansız. Sen git başvur dedi. Bu çok verimli bir sunumdu. hatta katılımımdan dolayı bana bir kitap bile hediye etti. Çok mutlu oldum.
Organizasyon sonunda sorumlu Recep Asar bizimle özel olarak görüştü. İyisiyle kötüsüyle zirveyi yorumladık. Olabilecek, eklenebilecek ve çıkarılabilecek kısımlardan konuştuk. Geri bildirimin gücüne her zaman inanmışımdır. Bu görüşme çok hoşumuza gitti.
Planlarımız ve projelerimizi paylaşarak konferansı sonlandırmış olduk. Her birimiz ayrı kovuşturmaya devam ederken ben farklı bir seminere yetişmek üzere metroya girdim.