Karakter analizi dediğimiz şey aslında koca bir okyanus. İçinde keşfedilememiş çukurları ve genişlikleri var. Bu okyanusun bazı kısımlarında yetkiniz. Bazı kısımları ise tam bir muamma. Biz de o kadar uzağa gidemeyince gidip gelenlerden öğreniyoruz. Bilgi sahibi olmak için ilk yazıya buradan ulaşabilirsiniz
Karakter Analizi Duayenleri
Kimdir o gidip gelenler? En önemlisi Carl Gustave Jung. Günümüz karakter analizinin alt yapısını tasarlamıştır. Başka kim var? Mesela İbni Sina. O da hem tıbbi hem de sezgisel olarak karakterlere vurgu yapmıştır. Peki ya Yunus Emre? Doğru bildiniz. Onun da karakterler üzerine çalışmaları ve yazıları var. Hipokrat’ı herkes bilir. Sözünün eridir =) Peki ardılını tanır mısınız? Galen. Yani Bergamalı Galen. Anadolu topraklarının yetiştirdiği güzide insanlardan biridir. Lakabı hekimlerin imparatorudur. Galen de Hipokrat gibi beden salgılarına göre karakterlerin oluşumunu desteklemiş ve Suyukçuluk ismini verdiği kuramı ortaya çıkarmıştır. İşte bu büyük insanları okumadan, anlamadan, değerlendirmeden ve yorumlamadan karakter analizine girilmiyor. Bizler naçizane giriş yaptık. Fakat çıkamadık. Sonra işin özüne inmeye karar verdik. 1930 lu yıllara kadar gideceğimizi düşündük. Fakat, milattan öncelerine kadar yolu bitiremedik. Anahtar kelimemiz; Karakter. Yani insan bu ya. Sanılmasın ki o tarihlerde karakter farklılıkları merak edilmiyordu. Liste uzun, yazı kısa. Bu yüzden çok fazla tarihine girmeden konuya dönelim.
Suyukçuluk
Galen’in kuramı hakkında kısaca bilgi sahibi olalım. Her şey dört temel elementin bileşiminden doğar: Toprak, Hava, Ateş ve Su. Bu elementlerin nitelikleri bedenimizin işlevlerini etkileyen dört bedensel salgı halinde karşılık bulur. (ingilizcede humor olarak geçen salgı ve ruh ilişkisi) Bu ruh halleri aynı zamanda duygularımızı ve davranışlarımızı (kişilik yapılarımızı) etkiler. Kişilikle ilgili sorunlara ruh hallerimizdeki orantısızlık neden olur. Bu nedenle bir doktor ruh hallerimizdeki dengeyi sağlayarak duygusal ve davranışsal sorunlarımızı iyileştirebilir.
Dört Kişilik Yapısı
Melankolik: Üzgün, korkulu, elemli, şiire ve sanata yatkın
Soğukkanlı: Yavaş, sessiz, utangaç, akılcı ve tutarlı
Asabi: Ateşli, enerjik ve tutkulu
İyimser: Sıcak kalpli, neşeli, iyimser ve güvenli
Karakter Dönüşümü Mümkün mü?
Bir önceki yazıda karakter dönüşümü hakkında bilgi vermiştim. O konudan biraz bahsetmek istiyorum. Lakin halen üzerinde büyük tartışmalar oluyor. Karakter kalıcıdır veya değişebilir diye. Ben karakterin dönüşebileceğine inanıyorum. Bu konuda uygulamalarım ve sonuçları var. Karakter doğuştan ve sonradan kazanılan olarak 2 parçadan oluşuyor. Doğuştan geleni bastırıp, sonradan kazanılanları ve özellikle de olumlu yönleri artırırsanız o zaman karakterinizdeki dönüşüme başlarsınız. Yani bir tasmaya bağlı değilsiniz. Karakterinizi şekillendirmek sizin elinizde. Bunu bilmeniz ilk adım. İkinci ve zor olan adım ise bu dönüşümü kiminle ve nasıl yapacağınız. Yani profesyonel bir destek alma zorunluluğunuz var. Bazı kişiler kendiliğinden dönüşebilirken, bazıları belirli bir olay karşısında bir anda dönüşebilir. Az bulunan profesyonel desteğinden yararlanıp bilinçli bir dönüşüm de mümkün, yanlış kişilerin yönlendirmesiyle bunalıma girmek de. Bu yüzden bu zorlu yolda size yoldaş olabilecek işinin ehli bir profesyonel bulmanız gerekiyor.
Dönüşüm haritası olumlu ve olumsuz özellikleri tanımlamakla çiziliyor. Bu harita bize hangi özelliklere baskı yapacağımızı ve hangilerini yücelteceğimizi söyleyecek. Dönüşümü uygun koşullarda olgunlaşma olarak da nitelendirebiliriz. Mesela Galen karakter dönüşümü yerine karakteri bastırma ve dengeye getirme tabirini kullanmış. Bunu da beden salgılarını düzenleyecek uygun bir diyet ve egzersizle sağlanabileceğinden bahsetmiş. Karakter analizi yaptıktan sonra ilgili dönüşüm için doğru planı hazırlamış. Bu konudaki en güncel diyet listesi İbn-i Sina nın yazdığı El-Kanun fi’t-Tıb (11. yy 14 cilt) eserinde karşımıza çıkıyor.
Karaktere Etki Eden Unsurlar
Genellikle saf karakter analizi yetersizdir. Çünkü bazı davranışları karakterle bağdaştıramayız ve çözümsüz kalırız. Burada karaktere doğrudan veya dolaylı etki eden unsurları da göz önünde bulundurmak gerekir. Mesela algılar. Karakterin olumlu veya olumsuz özelliklerine doğrudan etki eder. Bireyin hangi algısı yüksek veya düşük bunları daa ek olarak tespit etmek gerekir. Görsel, işitsel veya kinestetik algı karakterde değişkenler meydana getirir. Algıları dönüştürmek bir nevi karakteri de dönüştürmektir. Burada eksikliklere göre bir yönlendirme yapılmalıdır.
Düşünce becerileri de özellikle sert karakter geçişlerinde kullanılabileccek bir diğer yöntemdir. Mesela üst düzey düşünce becerilerinde sağlanan artış karakterin yumuşamasına ve dönüşüme hazır hale gelmesine yardımcı olur. Hangi düşünce becerilerinin neyi ifade ettiğini ve nasıl yapılacağını bilmek de çok önemlidir. Sırf ismi hoşa gittiği için gerekli gereksiz bir beceriyi bastırmak veya yüceltmek çözümsüz karakter özellikleri doğurabilir.
Diğer yazılarımda neler olacak?
Bu yazıma yetişmeyen önemli bir konudan bahsedeceğim. Hangi meslek guruplarında hangi karakter özellikleri olmalı? Çünkü mesleğe göre karakter seçimi gerekiyor. Ayrıca Karakter analizi testlerini nerelerde kullanabiliriz? sorununa da detaylı cevapları sunmaya çalışacağım. Diğer yazılarımda da bu işle ilgili okunması gereken kitaplar ve makaleleri belirteceğim.
Yazı dizisinde sıkça bahsettiğim gibi, konu oldukça kapsamlı ve detaylıdır. Bu yüzden profesyonel destek olmadan evde kendi başınıza denemeyin!
Kişilik yapıları üzerine kitabı da olan Oğuz Saygın dan açıklayıcı bir video;